Bavyeralılar hatalarından ders almak konusunda bir uzman. Geçmişte lüks sedanlar için gereğinden daha fazla sürüş odaklı yapılar geliştirmişlerdi ama bugün 7 Serisi sadece lüksü ve seçkinliği önemseyen bir karaktere büründü. 5 Serisi içinse daha fazla seçkin detay gerekliydi ve yeni nesille bu da geldi. G30 kodlu 5 Serisi, bilinen en karmaşık 5 Serisi. Peki bu iyi bir haber mi?

1- Nedir?

BMW’nin orta-üst sınıftaki üyesi. 4,93 metrelik boyu ve 2,97 metrelik aks mesafesiyle oldukça iri bir otomobil. Yeni nesil kullanılan pahalı alaşımlar sayesinde selefinden 100 kg daha hafif ama muhtemelen bu fark donanımların ağırlığıyla kapanıyordur. 5 Serisi’nin görünümü selefinden izler taşıdığı gibi 7 Serisi’nden de detaylara sahip. Bu haliyle, en azından yeni 3 Serisi tanıtılana kadar 5 Serisi küçük 7 Serisi olarak anılabilir ki bu da 5 Serisi müşterileri için iyi bir haber. Zira son bölümde görebileceğiniz gibi 5 Serisi oldukça pahalı bir araç olsa da 7 Serisi’ne göre gerçek bir kelepir.

2- İç mekanı nasıl?

Bir önceki nesil olan F10 kodlu 5 Serisi gereğinden çok daha sıradan bir kokpit yapısına sahipti. Opsiyonel donanımlarla bu alanın seçkinliği tabii ki arttırılıyordu ama bunların tamamı onu 3 Serisi’den farklı kılmıyordu. G30 ise çok daha incelikli bir tasarıma sahip. Kullanılan malzemeler gerçekten çok iyi seçilmiş, 7 Serisi’nden tanıdık kimi kumanda birimleriyle de seçkinlik algısı yükseltilmiş. Bunlardan özellikle dokunmatik ekranlı klima kumandaları kokpiti en şık ögesi. Bu ekranın hem dokunmatik hassasiyeti çok iyi hem de gösterilen grafiklerle detaylara önem verenleri mutlu edecek kadar yüksek çözünürlüklü. iDrive her zaman olduğu gibi sezgisel yönetilebiliyor, dokunmatik ekranı çok iyi çalışıyor ve ekranın grafikleri de çok şık. Kimi düğmelerin üzerine parmağınızı yaklaştırdığınızda ekrana hangi fonksiyona sahip oldukları yansıyor ki bu eski bir BMW özelliği. Bu özelliğin koltuk kumandalarına da kazandırılmış olması çok ince bir düşüncenin örneği. Bütün bu güzel tablonun ortasında direksiyondaki düğmelerin üzerindeki grafiklerin, bir ilkokul öğrencisi tarafından çizilmiş gibi görünmesi oldukça ilginç.

3- Yaşam alanı geniş mi?

Bu kadar iri bir otomobilden aksi beklenmez ama evet geniş. Ön koltuklar da sunulan alan ferahtan öte. Arka koltuklarda da diz mesafesi açısından sıkıntı yok ama baş mesafesi biraz daha iyi olabilirdi. Sonuçta bu otomobil makam aracı olarak kullanılabilir ama boyu 1,85 metrenin üzerinde olanların rahat edebilmesi için ön koltukların bir hayli öne çekilmesi ve arka koltuk yolcusunun da kaykılarak oturması gerekiyor. Dahası eğer arka koltukta 3 yetişkin oturması da pek mümkün değil. Bunu hem yüksek şaft tüneli hem de arka koltuğun ve sırtlığın sert ve yüksek orta kısmı engelliyor.

4- Bagajı geniş mi?

Kağıt üzerinde 530 litrelik hacmiyle oldukça geniş. Fakat BMW’nin önceliği sürüş keyfi ve bu nedenle de arka aksın parçaları için bagajdan bolca alan çalınmış. Bagajın yan duvarları neredeyse tamamen tekerlek yuvalarına ayrılmış, bununla da yetinilmemiş ve ikinci bir set daha oluşturulmuş. Sonuçta bagaj zeminin ortasındaki 1×1,5 metrelik alan dışında düz zemin bulmak imkansız. Eğer sert valizleriniz varsa bu sorun olabilir. Bagaj içindeki küçük kollar arka koltuk sırtlığının yatırılmasını sağlıyor.

5- Sürüşü nasıl?

520d’nin direksiyonuna geçip bir kaç km katedince bagajdaki alanın böyle kullanılmış olmasına seviniyorsunuz. Bu otomobil, BMW ortalamasına göre bile oldukça etkileyici sürüş sunuyor. Direksiyonu çok canlı, süspansiyon sistemiyse hız sınırlarını umursamaz bir görüntüye sahip. Kaputun altındaki baz dizel motor da konumundan habersiz. Aslında ürettiği 190 HP güç ve 400 Nm torkla teknik verileri o kadar da iddialı değil ama sürücüye aktardığı hisler çok daha güçlü olduğu yönünde. Bu durumda tabii ki 8 vitesli şanzımanın hızlı ve uyumlu vites değişimlerinin de payı var. Bu arada bizim kullandığımız araç M Sport pakete sahipti ve bu pakete de kendine has bir süspansiyon sistemi dahil. Anlayacağınız standart süspansiyon sisteminin nasıl bir sonuç vereceğini kestirmek zor. Temennimiz selefinin çapraz salınımlarına sahip olmaması. Bu arada BMW gazına gelip sadece hızlı sürüşlerden bahsettik ama 5 Serisi konfor konusunda da oldukça yetkin. M süspansiyon sistemi biraz sert ayarlı ve bu da kimi darbelerin hissedilmesine neden oluyor ama bu rahatsızlık veren bir sertlik değil. Darbeler sönümlenemiyor ama filtreleniyor, yani vuruntu, metalik ses ya da belinizde ağrı hissetmiyorsunuz. Kabinin sessizliği, dizel motora rağmen oldukça iyi. Dahası bu durum yüksek hızlarda bile değişmiyor. Sürüş konusunda 5 Serisi Standart Sedan Nirvanası’na (SSN) çok yakın duruyor. Son olarak; bu kadar gelişimin yanında dokunmatik sinyal ve silecek kolları yerine sıradan sinyal ve silecek kollarının kullanılmasının anlamı neydi inanın bilmiyoruz. Kabul diğer kollar ilk anda zorlayıcı olabiliyor ama onlara alışmış bünyelerin sıradan kolların ilkelliğinden hoşlanacağını da zannetmiyoruz.

6- Teknolojisi nasıl?

5 Serisi muazzam bir teknoloji paketiyle donatılabiliyor. Örneğin multimedya sistemi el hareketlerinizi takip edebiliyor. Bu donanım güzel bir gösteri unsuru olsa da pek kullanışlı değil. Sonuçta sürücü açısından direksiyondaki düğmeler zaten çok iyi bir ergonomi ve kolay kullanım sunarken garip el hareketleriyle bir sensöre dert anlatmak oldukça anlamsız. 5 Serisi akıllı anahtarıyla kendi kendine park yerine de girebiliyor. Anahtarın araca bağlanması için aracın yanında durmanız gerekiyor. Yani evin camından sarkıp 5 Serisi’ni kullanmanız mümkün değil. Sonuçta 5 Serisi’ni 3 metre kadar ilerletmek için yarım dakikadan biraz daha fazla zaman harcamanız gerekli. Sistemin bağlantısı olabildiğince hızlı ve araç engellerden kaçma konusunda da oldukça becerikli. Eğer bu tür bir park yerine sahipseniz, yani aracı yerleştirdiğinizde kapınızı açacak çok az yeriniz kalıyorsa bu tür bir yardımcı size çok iyi gelebilir. Tek bilmeniz gereken biraz sabırlı olmanız gerektiği. Zira BMW milyon dolarlık tüketici davalarıyla iflas etmek istemediğinden eşeğini sağlam kazığa bağlamakla yetinmeyip kafese de koymuş. Bu da tam güvenlikli bir işlem için her işlemin iki kere kontrol edildiği anlamına geliyor.

7- Fiyatı nasıl?

Bu yazının yazıldığı an itibariyle; yeni tanıtılan 1,6 litre motorlu 520i’de 300 bin TL sınırından başlayıp 530d xDrive’da şimdilik 600 bin TL’nin biraz üzerine kadar çıkıyor. Yakın gelecekte bu değerler M550i ve M5 gibi versiyonlarla 1 milyon TL’ye doğru kanat çırpmaya başlayacaktır. 520d ise 400 bin TL’nin biraz üzerinden başlayan fiyata sahip. Aynı motoru 4 tekerlekten çekişle de satın alabiliyorsunuz bu da faturaya bir 20 bin TL daha ekleniyor. Bu çok büyük bir dert değil çünkü opsiyon listesine bir iki işaretleme yapıp bunun katbekat fazlasını harcayabilirsiniz. İşin kötüsü bu değerler sınıfı için çok anormal değil. Mercedes E Serisi ve Audi A6 bu seviyelerden çok uzak değil ama Volvo S90 biraz daha uygun satış fiyatına sahip.

BMW 520d fiyat listesi için tıklayın.

8- Satın almalı mıyım?

Satın alma menzilinizdeyse neden olmasın. Sürüşü keyif kaynağı, bagajı ve arka koltukları biraz kullanışsız ama eğer BMW tercih ediyorsanız bu sizi ancak dolaylı yoldan ilgilendiriyordur.