Formula 1’in varlığını sorgulamak özellikle ülkemizde çok normal. Çünkü İstanbul’da devasa bir tesis, Formula 1’in ilgi çekmemesi nedeniyle ülkemizde koşulmaması sonucu ikinci el oto galerisiyle eğitim alanı arasında bir işlevle çalışıyor. Neyse ki pistin yeni işletmecileri farklı yarış serilerinin ülkemize gelmesi için çalışıyor da bu tesisin hakkı verilebilecek.
Neyse konumuza geri dönersek, Formula 1 zengin takımların, zengin kitlelerin buluşması esnasında yapılan bir organizasyona iştiraki gibi görünüyor. Sıkılaştırılan güvenlik kuralları ve pistlerin zevksizliği, eski heyecanların yaşanmasını engelliyor. Artık iki pilotun birbirini bırakın geçmesi yakından takip ettiklerini bile görmek çok zor. Bu nedenle Formula 1 ve sahibi büyük bir eleştiri fırtınasına tutulmuş durumda. Peki bu sezon neler oluyor?
Aslında bu sezon hem Formula 1’in tek düzeleşmesinin hem de Formula 1’in aslında otomobil dünyasını besleyecek teknolojilerin beşiği olduğu eski günlerine geri dönmesinin izlendiği bir yıl gibi görünüyor. Biraz karmaşık bir cümle kurduğumun farkındayım. Açıklayayım; Mercedes Takımı, sezonu adeta domine etmiş durumda. Rakiplerinden hızlı kalkış yapıp, rakiplerinden hızlı yavaşlıyor ve virajlarda da rakiplerinden daha hızlılar. Yani paranızı Mercedes’e yatırmanız muhtemelen kazanmanızı sağlayacaktır. Mercedes’in bunu nasıl başardığıysa geçtiğimiz günlerde ortaya çıktı. Bu da Formula 1’in hala otomotiv teknolojisinin beşiği olduğunu gösterdi.
Yeni teknolojiyi açıklamadan önce biraz kurallardan bahsedelim. Yeni sezon kurallarına göre bütün takımlar 1,6 litrelik motorlar kullanmak zorunda. Küçük hacmin getirdiği zayıflıktan kurtulmak için de turbo besleme ve ara soğutucu (intercooler) kullanımı serbest bırakıldı. Turbo, basitçe birbirine bağlı iki tane pervaneden oluşur. Pervanelerden birisi egzoz gazları yardımıyla dönmeye başlayınca ona bağlı ikinci pervane de yanma odasına sıkıştırılmış taze hava basmaya başlar. Bu yolla hacim arttırılmış olur. Ara soğutucuysa egzoz gazlarının yüksek sıcaklığından etkilenerek ısınan taze havanın soğutulması için kullanılır. Mercedes ise turboyu baştan yaratarak çok önemli bir avantaj elde etmiş durumda.
Mercedes turbonun iki temel parçasını birbirinden ayırmayı başarmış. Normalde turbo egzoza yakın olmak için motorun arkasına yerleştiriliyor. Fakat Mercedes’in turbosunun tek pervanesi motorun arkasında egzoza bağlıyken, diğer pervanesi motorun önünde, hava girişinin hemen altında konumlu. İki pervane birbirine V6 motorun silindir sıralarının arasından geçen bir mille bağlı. Sonuçta motorun etrafında dolaşan borular daha kısa, ara soğutucunun kapasitesi daha düşük, motor daha alçak konumlu ve taze hava akışı yine de rakiplerinden daha iyi. Gelecekte bir gün normal otomobillerde de daha verimli turbolar kullanmak için, yaşasın Formula 1.