SUV akımı büyüyor ve şiddetiyle herkesi kendi içine çekiyor. Bu duruma kayıtsız kalamayanlar arasına bir süre önce Jaguar da girdi. Markanın ilk SUV’u F-Pace bir süredir pazarda sportiflik iddiasıyla salınıyor. Ne yazık ki pazar o halde ki herkes önüne geleni bir kaşık suda boğma peşinde. Peki bu kadar coşkulu bir rekabette bir kedinin şansı ne kadar olabilir?
1- Nedir?
Jaguar’ın ilk SUV’u. 4,73 metrelik boya ve 2,87 metrelik aks mesafesine sahip. Bu haliyle rakiplerinden biraz daha iri ama yolda çok daha heybetli görünüyor. Bunda Jaguar tasarım felsefesinin getirdiği ince ama kaslı yapı kadar test aracımızdaki 19 inçlik jantları 15 inçlikmiş gibi gösteren tasarım anlayışı da etkili.
2- İç mekanı nasıl?
Son dönem Jaguar kokpitlerinin bir birleşkesi gibi. Land Rover’la bolca ortak parça kullanımı var ama kokpit kesinlikle Jaguar imzalı. Genel yapı o kadar da gösterişli değil ama işçilik açısında çok cesur köşeler ve kaliteli malzemelerle başarılı bir atmosfer yaratılmış. Orta konsoldaki dokunmatik ekranın grafikleri iyi, fiziksel düğmeler yardımıyla kullanımı da sorunsuz.
3- Yaşam ve yükleme alanları geniş mi?
Aks mesafesi 3 metreye bu kadar yaklaşmış bir araçtan bekleyeceğiniz kadar geniş hissettirmiyor. Rakamsal olarak belirgin bir sorun yok, arka koltuklardaki diz ve baş mesafesi cömert bile sayılabilir. Hislerse farklı. Ön koltuklar dar yapılı, kokpit yüksek ve camlar dar. Buna bir de test aracımızdaki gibi tamamen siyah iç mekan döşemesi eklenince ortamın kasveti artıyor. F-Pace’in bagaj hacmi 650 litre olarak açıklanıyor. Fakat test aracımızda küçük bir sürpriz vardı: Bagaj zemininde 12 cm yüksekliğe sahip bir kapak ve kapağın altında da orijinal jantıyla yedek lastik duruyordu. Lastiğin ebadı 255/55R19. Sanırım durumu anlayabiliyorsunuz, bagajdan geri kalan muhtemelen bir kompakt hatchbackten hallice hacim. Bu noktada sorulması gereken soru; bir Jaguar kullanıcısının o devasa lastiği yerinden çıkartıp patlak lastiğin yerine takma olasılığı ne kadar olmalı. Eğer birileri bu soruyu sorsaydı bagaj çok kullanışlı olabilirdi.
4- Sürüşü nasıl?
Beklediğimiz gibi biraz gergin. Temel olarak sportifliğe oynayan bir SUV. Yerden yüksek bir aracı sportif kılabilmek için de doğal olarak biraz sert ayarlar gerekiyor. Hakkını yemeyelim, F-Pace çoğu zemin bozukluğuyla mücadelesinden galibiyetle ayrılıyor. Süspansiyon sistemi sessiz çalışıyor. Tabii zemin bozuklukları ardıardına gelmediği sürece. Böyle anlardaysa havlu atıyor ve darbeleri emmek yerine 1,9 tonluk aracı zıplatmayı tercih ediyor. Bu durum viraj içindeki zemin bozukluklarında iz kaybına kadar gidebiliyor ki sürüşle ilgili en kritik nokta bu. Direksiyon sisteminin hassas ve sinirli yapısı şehir trafiğinde yorucu olabiliyor, virajlı dağ yollarındaysa eğlenceye eğlence katıyor. 2,0 litrelik dizel motor her Land Rover modelinde bizi kendine hayran bırakırken her Jaguar modelinde de kendinden soğuttu. F-Pace için durum beraberlik gibi, motorun kaba sesi iç mekandan duyuluyor ama çekiş gücü yeterliden daha iyi ve çalışma karakteri de Jaguar sedanlarından çok daha pürüzsüz.
5- Fiyatı nasıl?
F-Pace’in liste fiyatları ilginç bir şekilde BMW X3 yerine X4’e göre hizalanmış gibi görünüyor. Çoğu parçayı ortak kullandığı Land Rover Discovery Sport’a göre daha uygun olan fiyat seviyesi üst donanımlarda X5 gibi bir üst sınıfa ait SUV’ların fiyat seviyesine tehlikeli bir şekilde yaklaşıyor. Diğer rakipleri incelendiğindeyse 2,1 litrelik dizele sahip olmasına rağmen Mercedes GLC 220 d ve GLC 250 d’nin fiyat seviyelerinin F-Pace’den çok farklı olmadığı, Audi Q5’inse yeni neslin tanıtılmasının etkisiyle çok daha makul bir fiyata alıcı beklediği görülüyor.
6- Satın almalı mıyım?
Hemen her Jaguar modelinde olduğu gibi buradaki kriterimiz de farklılık ve komşu endeksi. Ülkemizdeki Jaguar imajı hala çok yüksek, belki premiumlarla ultra lüksler arasında bile olabilir. Herhangi bir Alman SUV’unun satın alırsanız çevrede benzerini bolca göreceksiniz ama F-Pace’in o kadar görünür hale gelmesi pek imkan dahilinde değil.