Hyundai’nin ülkemizde üretip dünyanın dört bir tarafına gönderdiği modellerden biri i10, hatta belki de en önemlisi i10. Çünkü i10 yerel pazarda yüksek talebe sahip değil. Ne yazık ki biz yüksek vergi yükü nedeniyle aşırı pahalı küçük otomobiller satın alamayacak durumdayız. Anlayacağınız i10’un Türkiye’de üretilip yüksek talebe sahip olduğu pazarlara gönderilmesinin arkasında Hyundai’nin Türkiye’deki üretimine güveni yatıyor. Tabii bunların i10’un genel özellikleriyle bir ilgisi yok. Bizim işimizse bu özellikler. O zaman lafı daha fazla uzatmadan makyajın i10 üzerindeki etkilerine geçelim.
1- Nedir?
Hyundai’nin mini sınıftaki üyesi. Genel olarak rakipleri, aklımıza geliş sırasıyla, Renault Twingo, Citroen C1, Peugeot 107, Toyota Aygo, Seat Mii, Skoda Citigo, VW Up!, Fiat Panda ve smart forfour. Bu pazar o kadar hareketli ki bütün bu modellerden sadece Fiat Panda ve smart forfour ülkemizde satılıyor. Anlayacağınız i10 neredeyse rakipsiz. Sınıfın genel karakteristiği şehirde rahat ettirmek üzerine kurulu. i10’un boyu 3,66 metre ve aks mesafesi de 2,38 metre. Hal böyle olunca da i10 bulabildiğiniz her boşluğu park yeri olarak değerlendirebiliyor.
2- Makyajla neler değişmiş?
Teknik anlamında değişiklik yok. Görseldeyse ilk dikkat çeken gündüz farları. Yukarıda saydığımız tüm modeller aşırı eğlenceli karakterlere sahip ve i10 onların yanında çok daha ağırbaşlı kalıyor. Yeni gündüz farlarının görevi de görünümü daha ilginç kılmak. Bu değişiklik yanında yeni bir ön tampon da getirmiş. Arka tampon da yenilenmiş ve i20 Active’de kullanılanları hatırlatan iri arka sis lambalarıyla değişim sonlanmış. Yeni jantlar da iyi olurdu ama ne yazık ki yoklar. İç mekanda değişiklik yok ama yeni donanım var. 7 inçlik bir dokunmatik ekran iç mekanın havasını değiştirmiş. Ekranın özellikleri arasında Android Auto ve Apple CarPlay uygulamaları üzerinden akıllı telefon eşleştirme gibi modern teknolojiler de yer alıyor. Ekranın çözünürlüğü oldukça etkileyici ve dokunma hassasiyeti de yüksek.
3- Sürüşü nasıl?
Değiştirilen gündüz farlarının i10’un sürüşüne etkisi doğal olarak yok. Dış tasarımı eğlenceli hale getirmeye çalışan Hyundai mühendisleri neyse ki sürüşün olgunluğuna dokunmamış. Bizim kullandığımız versiyon 1,2 litrelik motora ve 4 vitesli otomatik şanzımana sahipti. Bu versiyon i10’un “top modeli” konumunda, hatta bir GTi olmasa da GT seviyesinde. Motor ürettiği 87 HP güç ve 120 Nm torkla i10’un 1 tonun biraz üzerindeki kütlesini hareket ettiriyor. Normal şartlarda 4 vitesli otomatik şanzıman en güzel manzaraları bile toza bulama potansiyeline sahiptir ama bu küçük şehir aracında durum böyle değil. 1. vites motorun yeterden daha fazla ataklık vermesini sağlayacak kadar kısa tutulabilmiş, 4. vitesin kısalığıysa i10 gibi bir otomobilin otoyolda çok vakit geçirmeyeceği gerçeğiyle önemini yitiriyor. Otomobilin genel sürüş özellikleri oldukça iyi. Süspansiyon sistemi sessiz çalışıyor, darbe emiş konusunda yetenekli ve yol tutuş konusunda da güvenlik sınırları içinde. Kabin sessiz ve direksiyon da hızlı çalışıyor. Tabii bunların tamamı maksimum 100 km/s’lik hızlar için geçerli. i10 daha yüksek hızlarda o kadar da mutlu olamıyor ki bu da sınıfın ortak bir sorunu.
4- Şanzımanı nasıl?
Tork konvertörlü şanzıman bu sınıfta kolay bulunabilecek bir donanım değil. Rakipler tek ya da çift kavramalı (smart forfour) otomatikleştirilmiş manuel şanzımanlar kullanıyor. Bu şanzıman i10 için önemli bir avantaj çünkü devamlı olarak sıkışık trafikte ilerleyen bir araç olarak kavrama dayanıklılığı ve yüksek sürüş konforu açısından otomatikleştirilmiş manuel şanzımanlara göre önemli bir artısı var. Tabii bu durum yakıt tüketimi için geçerli değil. 1,2 litrelik motor zorlanırsa 8 litre/100 km’nin üzerinde yakıt tüketebiliyor. Sakin kullanıldığındaysa tüketim en fazla 6,6 litre/100 km civarına geriletilebiliyor. Tek kavramalı şanzımana sahip rakiplerden daha iyisini yapabilenler var.
5- Fiyatları nasıl?
Temel olarak pazarın en uygun fiyatlı otomobilleri bu sınıfta olmasına rağmen fiyatları beklendiği kadar düşük değil. Tabii bunun sorumlusu büyük oranda vergi sistemimiz. Sonuçta otomobillerin boyuna göre vergi gelmediği sürece bu sınıfın hacmi düşük kalacak.
Makyajlı Hyundai i10 fiyat listesi için tıklayın.
6- Satın almalı mıyım?
Eğer otomobili sadece şehirde dolaşmak için kullanıyorsanız i10 taleplerinizin çoğunu karşılayacaktır. Kendinden üst sınıfa ait modelleri aratmayan sürüşü ve konforuyla iyi bir yol arkadaşı olması da değerini arttırıyor. 252 litrelik bagaj hacmiyle küçük sınıf üyelerinden çok uzak değil ve arka koltukları da beklenenden daha ferah. Ne yazık ki i10 yerine i20 satın almamak için çok iyi bir sebebe sahip olmanız gerekli.