Mercedes için konfor çok önemli. Safkan sporcu olması gereken McLaren SLR’ı konfor ve güvenlik ekipmanlarıyla doldurduklarından beri bu konuda kimsenin kuşkusu yok. Stutgartlı üretici Renault’dan aldığı motorları kendi konfor anlayışına uydurmak için neredeyse baştan yaratıyor. Oysa ki bu motorlar Renault’da kullanıldığı haliyle de yeterince konforlu görünüyor.
Konfor konusundaki takıntı kendini hacim küçültme çalışmaları sırasında da gösterdi. Bundan bir kaç yıl önce hacim küçültmenin alt sınırlarına varıldığı ve artık 4 silindirli motorlar yerine 3 silindirli motorlara geçileceği açıklandı. arkasından da BMW, Mercedes ve Bosch 3 silindirli motorların neler vaadettiği, ne kadar yüksek tutumluk kapasitesi sundukları ve 4 silindirli motorları hiç aratmadıkları gibi açıklamalar yaptı. BMW gerçekten de 3 silindirli motorları üretime soktu ve ilk olarak Mini Hatchback’te sonrasındaysa 2 Serisi Active Tourer’da kullanıldı. Mercedes ise 3 silindirli motorların konfor beklentilerini karşılamadığını ve rafa kaldırılacaklarını açkıladı.
Fakat anlaşılan evdeki hesap çarşıya uymamış. Sorun şu ki Avrupa Birliği filo emisyonu (bir otomotiv üreticisinin grubu içinde ürettiği tüm modellerin emisyon ortalaması) kuralları sıkılaşıyor ve dev V8’ler üretebilmek için daha fazla tutumlu motora ihtiyaç duyuluyor. Daha düşük emisyonun anahtarıysa kısa mesafelerde de olsa sıfır emisyonla ilerleyebilecek hibrid çözümler. İşler burada sarpa sarıyor. Çünkü A, B, CLA ve GLA’dan oluşan önden çekişli altyapı kullanıcılarının kaputu altında hem 4 silindirli motor hem de elektrikli motoru barındıracak kadar yer yok. Sonuç mu? Mercedes konfor konusunda beklentilerini karşılamama riskine karşın 3 silindirli motorları en azından önden çekiş altyapısını kullanan modellerde kullanacak. Ve eminiz ki çok çalışıp yeni icatlar yapacaklar ve konfor konusunu halledecekler. Bu haberin en iyi tarafı ne diyenlere; vergi sistemimizin dokunamadı çok tutumlu modeller yolda.
