Mercedes büyük denemelere girişmeyi sever ama bunlardan kimi tutar kimi tutmaz. Sandviç platformlu A Serisi tutmayan denemelere, CLS ise tutan denemelere örnek olarak gösterilebilir. Orta-üst sınıftaki E Serisi’nden geliştirilen ve aslında tavanı alçak bir sedandan başkası olmayan 4 kapılı coupe konsepti aklımıza CLS ile girdi ve bugün çok seviliyor. O kadar çok seviliyor ki, bu yazı yazıldığında kendinden daha kullanışlı E Serisi’nden 70 bin TL daha pahalıya satılıyordu.

1- Nedir?

Mercedes E Serisi’nin 4 kapılı coupe versiyonu. Aks mesafesi E Serisi ile aynı ama 4,93 metrelik uzunluğu E Serisi’nin 4,88 metrelik uzunluğundan fazla. Tabii bu fazlalık sadece daha fazla ihtişam için kullanılmış. CLS’nin tasarımı onun tamamen ayrı bir model olarak algılanmasını sağlıyor. Bu da çekim gücünü bir kat daha arttırıyor.

2- İç mekanı nasıl?

Pahalı bir Mercedes gibi. Kaliteli malzemeler cömertçe kullanıldığı kokpitin tasarımı makyaj sonrasında E Serisi’nden bir hayli uzaklaştı. Genel olarak otomobilin iyi hissettirdiği söylenebilir. Tavanı daha alçak olmasına rağmen ön koltuklarda otururken bunun götürüsünü hissetmek zor. Arka koltuktaysa sadece inip-binerken küçük sorunlar yaşanıyor ama burada da iki yetişkin için yeterli alan sunuluyor. 3. yetişkin içinse değil emniyet kemeri, minder bile yok.

3- Sürüşü nasıl?

Hem de çok. CLS E Serisi’nden farklı olarak çerçevesiz camlara sahip. Bu seçim kimi modellerde rüzgar gürültüsü anlamına gelir ama bol bütçeli bir geliştirme projesinin sonunda ortaya çıkan bir Mercedes modelinde bunu hissetmiyorsunuz bile. CLS, artık eskide kalan Mercedes karakterine sahip. Sizi yoldan izole ediyor ve otomobil kullanmanın kahve içmek gibi bir keyfe dönüşmesini sağlıyor. Eğer beklentiniz spotiflikse CLS bunun için de çalışıyor. Ne yazık ki bu konuda çok istekli ya da hazırlıklı değil, ama gerektiğinde yeterince hızlı olabiliyor. Eğer yeni geliştirilen Mercedes modelerinden birinden hemen sonra CLS’nin dikesiyonuna geçerseniz, sürüşün biraz çağdışı kaldığını hissedebiliyorsunuz. Sinyallerinin sesinden pedallarının hissine ve yol tutuş karakterine kadar yeni Mercedes sürüş keyfi daha farklı.

4- Dizel motoru nasıl?

Biz CLS ürün gamının en küçük dizel motorunu kullandık. 2,1 litrelik motor, 204 HP güç ve 500 Nm tork üretiyor. Şu sıralar fiyat listesinde bu motorun sadece 4 tekerlekten çekişli versiyonu bulunuyor. Fakat biz aracı test için aldığımızda (ki bu yaklaşık 7 ay önceydi) arkadan çekişli versiyonu da satılıyordu. Pek rağbet görmediği için listeden çıkartılmış gibi görünen bu versiyon, 4 tekerlekten çekişli versiyondan farklı olarak Mercedes’in yeni 9 vitesli otomatik şanzımanına sahip. Açıkçası yolda fazladan 2 oranın farkını görmek çok zor, hatta itiraf etmeliyiz ki biz teknik özellik bilgilerini araştırana kadar otomobilin 9 vitesli otomatik şanzımana sahip olduğunu farketmedik bile. CLS 250 Bluetec (yeni adıyla CLS 250d) oldukça iyi çekiş gücü ve kesinlikle yeterli performans sunuyor. Dahası, eğer CLS’nin size aşılamaya çalıştığı sakinlikle ilerlerseniz tüketimin 100 km’de 6,5 litre seviyesine inişine bakıp hayretler içinde kalabilirsiniz. Bu değer tabii ki rahat akan trafikte elde edildi ama burada 1,8 tonluk bir otomobilden bahsettiğimizi unutmamak gerekiyor.

5- E Serisi mi CLS mi?

E Serisi neredeyse tüm kullanışlılık avantajlarına ve büyük bir fiyat artısına sahip. Fakat eğer amacınız gittiğiniz yerde kafaların size dönmesiyse CLS bunların hepsini çöpe atabiliyor. Sonuçta CLS 70 bin TL pahalı; herkesin size özenmesi paha biçilmez.

6- Rakipleri

CLS gibi niş bir modelin rakipleri olması bile şaşırtıcı ama BMW 6 Serisi Gran Coupe ve Audi A7 Sportback gibi iki iddialı rakibi var. Dahası bu rakipler CLS’den daha modern sürüş hislerine sahip.

Mercedes CLS fiyat listesi için tıklayın.