Elektrikli otomobiller söz konusu olduğunda herkesin gözü yeni markalarda gibi. Bu da geleneksel markaların otomotivin bu bölümünde eskisi kadar güçlü ve rekabetçi olmamasından kaynaklanıyor. Zira geleneksel üreticiler aynı anda hem içten yanmalı hem de elektrikli modelleri geliştirmek zorunda ve bu da ilgilerini iyi ihtimalle ikiye bölüyor. Mercedes, ki kendileri içten yanmalı motora sahip otomobillerin öncüsüdür, elektrikli çağına farklılığı sevenleri besleyecek modellerle giriş yaptı. EQ markası altındaki bu modellerden en iddialıları geleneksel Mercedes müşterisi yerine yeni bir kitleye hitabediyor. Tabii bir de dönüştürülmüş modeller var. Onlar daha sıradan ve onlar Mercedes kitlesi için daha kolay. EQA ve EQB’nin 250+ olarak tanımlanan yeni versiyonlarıysa kolaylıkta yeni bir çığır açıyor.
Önde konumlu tek elektrik motoruna sahip 250+ versiyonları, 70,5 kWs’lik pil paketiyle geliyor. 190 HP güç ve 385 Nm tork üreten bu motorun performans anlamında bir eksisi olmayacağını tahmin etmek zor olmasa gerek. Her ikiside AC’den 11 kW ve DC’den 100 kW güçle şarj olabiliyor ki bu değerlerin pek rekabetçi olmadığını kabul etmek gerekli. EQA 250+ 506 km’lik menzile ulaşırken tombul kardeşi EQB 250+ bile 481 km menzile ulaşabiliyor.
Bu halleriyle EQB 250+ 1.510.000 TL’lik satış fiyatına sahip. EQA 250+ ise 1.462.500 TL ile an itibariyle en uygun fiyatlı Mercedes modeli ünvanını elinde tutuyor. Tabii bu fiyat seviyeleri bıçak sırtında. Zira yükselen kurla birlikte bu ikilinin vergi dilimi çok hızlı bir şekilde değişebilir. Yani mümkünse hızlı davranmak en iyisi.