BMW’nin rekabet gücü tartışılmaz. Saf sürüş makineleri üretmek konusunda uzman Münihli, premium üreticiler arasında kendine has bir konuma sahip. Ne yazık ki bu güç lüks sınıfta bu güne kadar işe yaramadı. Zira bu sınıfta konfor ve dışarıya verilen izlenim sürüş keyfinden çok daha önde geliyor. Bugüne kadar ki 7 Serisi nesilleriyse, Chris Bangle tasarımları hariç irice 5 Serisi gibi görünen ve öyle ya da böyle hala sürüş keyfi iddiasında olan modellerdi. Bu seferse BMW her şeyi doğru yapma iddiasında. Farklı bir tasarım, arka koltuk yolcularına verilen önem ve abartılı teknoloji kullanımıyla yeni 7 Serisi nesli aramızda.
Farklı tasarım hakkındaki yorumlar size kalmış. Bizim bildiğimiz bulunduğu her ortamda kendisini rahatça belli edecek bir 7 Serisi nesli ile karşı karşıya olduğumuz. Dev ızgarası ve çift katlı farlarının gizlediğinin aksine 7 Serisi iri bir otomobil. Yeni nesil sadece uzun aks mesafesiyle üretilecek ve boyu da selefine göre 13 cm fazlalıkla 5,39 metre. 3,21 metrelik aks mesafesinin yanında 1,95 metrelik genişliği de otomobilin iriliğinin göstergesi. Bu boyutlar altında 19’dan 22 inçe kadar uzanan jantlar pek abartılı görünmüyor. İsteyenler 7 Serisi’ni çift renkli olarak da tercih edebilecek. Dış tasarımla ilgili bir diğer konuysa ışık imzası. Çift katlı farların üst kısmı tahmin edilebileceği üzere gündüz farlar, sinyaller ve pozisyon lambaları için kullanılıyor. İsteğe bağlı olarak bu bölüm Swarovski kristalleriyle donatılabiliyor. Alt taraftaysa karanlıklar içine gizlenmiş Matrix LED farlar standart olarak sunuluyor. Arka kısım otomobilin iri boyutlarını gizlemek istercesine ince tasarımlı stop lambalarına ev sahipliği yapıyor. Son olarak, tabii ilginizi çekerse, 540 litrelik bagaj hacmi havaalanı yolunda size eşlik edecek.
İç mekanı da ikiye ayırmak lazım. Ön kısım son dönem BMW çizgilerine sahip. iX’te tanıtılan yeni kokpit düzeni 7 Serisi’nde geliştirilerek kullanılmış. Ekran bolluğu konusunda herkes kendi yorumunu sunma yarışındayken BMW akıllıca bir girişimle orta kısımdaki dekoratif çıtayı bir ekranla değiştirmiş. Yine kristal görünümlü bir kaplamadan oluşan bu bölüm farklı zevklere göre renklendirilebiliyor ve hem bir dekor hem de ambiyans aydınlatması işlevi görüyor. Üzerindeki bir dizi düğme ise dokunmatik olarak işlev görüyor. Bunların arasında 4’lü ikaz lambalarını çalıştıran düğmenin de bulunması biraz endişe verici ama BMW bu konuyu düşünmüştür diye umuyoruz. Bu havalı donanım tabii ki isteğe bağlı, standart olaraksa farklı kaplamaların seçilebileceği bir kuşak geliyor. 12,3 inçlik gösterge tablosu ve 14,9 inçlik bilgi-eğlence sistemi ekranlarından oluşan kavisli ekran grubuyla standart olarak donanım dahilinde. Yeni bir direksiyon simidi ve yeni vites seçim kolu da 7 Serisi kokpitinin tamamlayıcıları.
Şoförler için yeterince heves uyandırabildiysek gelelim patron koltuğuna. Ekran yarışından bahsetmiştik, muhtemelen bu yarış BMW tarafından bitirilmiş olabilir. Arka koltuk yolcuları için eğlence sistemleri uzun süredir kullanılıyor ama VIP minibüs tasarımcıları dışında kimse bu kadar ileri gitmemişti. 7 Serisi’nin arka koltukları için 31,3 inçlik bir ekran sunuluyor. 4K çözünürlükte görüntü aktarabilen bu ekran, Amazon’un akıllı TV arayüzü Fire TV ile donatılmış. Kapı içlerinde konumlu küçük dokunmatik ekranlar üzerinden kumanda edilebilen ekran üzerinden oyun oynamak da mümkün. Ekran kullanılmadığı zaman tavanda saklanıyor ve açıldığında da cam perdeleri otomatik olarak devreye girip ortamı hazırlıyor. Bowers&Wilkins ses sistemi de bu ortamın tamamlayıcısı. Laf sesten açılmışken, BMW 7 Serisi’nin tüm sesleri ünlü film bestecisi Hans Zimmer tarafından hazırlanmış.
Konfor konusunda bir kaç detay daha sıralamak iyi olabilir: 7 Serisi’nin kapıları istenirse otomatik olarak alınabiliyor, kapıları kapatmak ya da açmak için tek bir düğmeye dokunmak yetiyor ve bu sırada 12 adet ultrasonik sensör kapıların etrafındaki engelleri gözetliyor. Bunun dışında iklimlendirme sistemi koltukların ısıtma ve soğutma işlevini de ortam ısısını ayarlamak için otomatik olarak kullanabiliyor.
Güç kaynakları açısından 7 Serisi iki versiyona ayrılıyor. Geleneksel içten yanmalı motorlara sahip 7 Serisi versiyonları 6 ve 8 silindirli dizel ve benzinli motorlarla gelecek ve bunların tamamı 48V mild hibrit sisteme sahip olacak. Tamamen elektrikli versiyonlarsa i7 olarak anılacak. i7’de BMW bir dizi yenilikle elektrikli araç kullanımını iyileştirmeye çalışmış. Örneğin farklı şarj noktaları için farklı şarj programları yapılabilecek. Mesela aracı iş yerinizdeki şarj noktasına bağladığınızda tamamen şarj olmasını sağlarken bir alışveriş merkezindeki istasyona bağladığınızda sadece yüzde 30 şarj olması için ayarlayabileceksiniz. Bunun dışında BMW elektrik motorların üretimini de üstlenmiş ve motorlarda nadir elementler (çıkartması ve işlenmesi yüksek maliyetli ve çevreye zararlı madenler) kullanılmıyor. İlk olarak satışa sunulacak olan i7 xDrive60 versiyonunda 101,7 kWs’lik pil, toplamda 544 HP güç ve 745 Nm tork üreten bir çift elektrik motorunu beslemek için kullanılıyor. Maksimum hızı 240 km/s ile sınırlandırılan xDrive60, 590 ile 625 km arasında değişen (lastik ebadına göre) menzil değerlerine sahip.