Hyundai genç bir marka. Temelleri 1967 yılında atıldı ve bugün yüzyılı devirmiş rakipleriyle mücadele etmek zorunda. Tabii bunun Güney Koreliler’i engellediği pek görülmüyor. Yine de geride kaldığı alanlar yok değil. Örneğin kompakt hatchbackler. Hyundai’nin Avrupa’nın en çok satılan modelleriyle mücadeleye başlama tarihi ancak 2007. 10 yıl önce ilk nesil i30 tanıtıldı ve açıkçası kağıt üzerindeki iyi verilerine rağmen yolda rakiplerinden belirgin şekilde geride kalan bir modeldi. 2012’de gelen ikinci nesil etkileyici bir otomobil olmasına rağmen ideal çizgisine ulaşması için makyaj operasyonunu beklemesi gerekti. Yine de bu iki nesil ve 10 yılın ardından Hyundai’nin hızlı bir atılım yaptığı söylenebilir. Bugün, 3. nesil i30 arkasına saklanacak bahanesi olmadan kompakt sınıf HB arenasına çıkmaya hazır. Peki hızlı gelişim onu doğru noktaya ulaştırmış mı?

yeni hyundai i30 yorum test

1- Nedir?

Hyundai’nin kompakt sınıf hatchbackinin 3. nesli. Boyu 4,34 metre ve aks mesafesi de 2,65 metre. Bu değerler selefiyle benzer olmasının yanında güncel normları da tutturuyor. Fakat sınıfın bir adım ileri gitme eğiliminde olduğunu da atlamamalıyız.

2- İç mekanı nasıl?

Dış tasarımdaki evrimsel gelişimin ardından iç mekandan beklentiniz azalabilir ama bunun için bir neden yok. Kokpit yepyeni bir tasarım ve güncel normların hepsini tutturmanın yanında Hyundai genetiğiyle Avrupalı DNA’ını birleştiriyor. Kokpitin genelindeki kalite algısı yüksek. Alt kısımlarda sert plastikler bulmak mümkün ama bunların ele verdiği hisler bile hoş. Bunun dışında bolca lake kullanımı yerine Hyundai saten hissi veren kaplamaları daha çok kullanarak farklı bir yol izlemiş. Gösterge tablosu rahat takip ediliyor ve kokpitin genel ergonomisi de iyi. Elite donanım seviyesinde sunulan tablet benzeri merkezi ekran 5 inç ya da 8 inç büyüklüğe sahip olabiliyor. Bu ekranlar son dönemin modası çünkü üreticiye büyük bir esneklik avantajı getiriyor. i30 örneğinde baz versiyonda normal bir müzik sistemi sunulurken Elite donanım seviyesinde 5 inçlik ekran standart 8 inçlik ekransa k paket olarak sunuluyor. Anlayacağınız çok az değişiklikle 3 farklı kokpit yapısı elde edilebiliyor. Bizim kullandığımız örnekte tabii ki 8 inçlik ekran vardı. Ekranın çözünürlüğü yüksek, geliştirilen yazılımı ve yüzde 30 daha güçlü işlemcisi sayesinde tepkileri de hızlıydı.

yeni hyundai i30 yorum test

3- Arka koltukları rahat mı?

Normalde lansmanlardaki kısa sürüşlerde bu tarz detaylara girme fırsatımız olmaz ama bu sefer arka koltukta yolculuk etme şansımız bile oldu. Açıkçası i30 kendinden daha büyük aks mesafesine sahip rakiplerinden geri kalmıyor. Diz mesafesi başarılı ve arka koltuktaki alan hissi de oldukça iyi. Koltuk dolguları selefinden biraz daha sert ayarlanmış ki bu da uzun yolculuklarda daha geç yorulmanızı sağlayacaktır.

yeni hyundai i30 yorum test

4- Bagajı geniş mi?

395 litrelik bagaj hacmi iyi bir veri. Dahası bagaj da oldukça kullanışlı görünüyor. Çok kollu arka aksa rağmen düz duvarlara sahip ve bu sayede de alanın tamamını rahatça kullanabileceksiniz.

yeni hyundai i30 yorum test

5- Motor seçenekleri neler?

Baz motor olarak bizim beklediğimiz 1,0 litrelik T-GDI motor yerine atmosferik beslemeli 1,4 litrelik benzinli motor sunulacak. 100 HP güç ve 134 Nm tork üreten bu motorun başlangıç fiyatı konusunda i30’a büyük yardımı dokunacağı kesin ve belki şehir kullanımı için de makul beklentileri karşılayabilir. Bu noktanın ardından yelpazede ani bir güç patlaması yaşanıyor. Yeni geliştirilen 1,4 litrelik T-GDI turbo beslemeli benzinli motor 140 HP güç ve 1500 d/d’da ürettiği 242 Nm torkla etkileyici bir makine. Son seçenekse doğal olarak 1,6 litrelik dizel motor. 136 HP üç ve 280 Nm’lik torkuyla (7DCT ile 300 Nm) bu motor kendini zaten kanıtlamış bir makine. Bu iki güçlü motor 6 vitesli manuelin yanında 7 vitesli çift kavramalı otomatikleştirilmiş manuel şanzımanla da sunulacak. Bu arada Hyundai motor tanımlamalarını da değiştirmiş ve i30’da motorları 1.4T ve 1.6D olarak tanımlamış. Yani CRDi takısı en azından artık model tanımında kullanılmayacak.

6- Sürüşü nasıl?

Öncelikle bu bir ilk sürüş yazısı. Yani yeni nesil i30’u ilk defa geçtiğimiz yollarda kısa süreli kullandık ve bu nedenle de sürüşüyle ilgili fikrimiz kısıtlı. Yine de etkin olabilmek adına 1,6 litrelik dizel motorlu bir versiyonu tercih ettik ki selefiyle kıyaslama yapabilelim. Öncelikle yeni model Hyundai’nin Nurburgring’de kurduğu yeni ar-ge merkezinden çıktı. Bunun bir sonucu olarak sürüşünün çok daha keskin olması bekleniyor. Sürüşte hissettiğiniz tam olarak bu olmadığını söylemek gerekli. Bunun yerine daha hassas, daha iletişim halinde ve bu sefer sürücüyle bir olabilen bir i30’la karşılaştık. Direksiyon sistemindeki gelişim gerçekten etkileyici, şimdiye kadar kullandığımız en iyi Hyundai direksiyonu olması bir yana rakiplerinden de geri kalır yanı yok. Süspansiyon sistemi çok kollu arka aksın faydalarından öncülerine göre çok daha iyi faydalanıyor. Yol tutuş becerisi çok iyi ve muhtemelen uğraşılırsa keyif alınabilecek sürüş hislerine sahip. Bunun yanında sistemin darbe emişi de kesinlikle çok başarılı. İzolasyon konusuna çok girmeyeceğiz. Bunun için i30’u kendi habitatımızda konuk etmemiz gerekli ama hafif bir lastik uğultusu dışında önemli bir sorun yok gibi görünüyor. Motorlar konusunu da teste saklamalıyız.

7- Satın almalı mıyım?

Farketmişsinizdir fiyat bölümünü atladık. Bunun sebebi basit; yeni nesil i30 ancak Mayıs ayı başında piyasaya sunulacak ve bu nedenle de fiyatları hakkında konuşmak için erken. Genel olarak rekabet gücü olan fiyatlandırmaya sahip olacağı gerçeğinden hareketle fiyatı yakın rakipleri seviyesinde olacaktır. Tabii Mayıs ayına kadar kurda ya da ÖTV oranlarında nasıl değişiklikler olacağını zaman gösterecek.

yeni hyundai i30 yorum test yeni hyundai i30 yorum test yeni hyundai i30 yorum test yeni hyundai i30 yorum test yeni hyundai i30 yorum test yeni hyundai i30 yorum test