Elon Musk banka kredisinden çok daha iyi bir kaynak buldu ve anlaşılan bunu sonuna kadar kullanacak. Model3, yani BMW 3 Serisi ya da Mercedes C Serisi büyüklüğündeki Tesla modeli için açılan ön siparişler sayesinde Tesla kasaları hızla doldu, üstelik bu masrafsız bir akış. Faizi ya da teminatı yok. Fakat bu, küçük ölçekte üretim yapan bir şirketin hacim modeli üretmesi için yeterli değil. Otomotivin bir numaralı kuralı burada işliyor: Rolls-Royce Phantom eşleniği üretmek Renault Clio eşleniği üretmekten çok daha kolaydır. Her biri yılda 500.000 otomobil üreten 10 tane fabrikayı işletmek için gereken devasa organizasyon, lojistik ve üretim sorunları, yılda 5000 otomobil üreten irice bir atölyeden tabii ki çok farklı.

Tesla’nın gidişi hızlı bir şekilde Ponzi Zinciri’ne doğru değişiyor gibi ama kim bilir belki zaman bizi haksız çıkartır. Sonuçta ABD’li üreticinin son sunumu, yeni bir ön sipariş dalgası yaratmak için iki uç örnekle süslenmişti. Henüz Model3’ün üretim hedeflerine yaklaşma emaresi daha gösterememiş bir üretici için bu iki yeni model neyse ki düşük üretim adetli nişler.

Bu modellerden biri abartılı verilere sahip bir roadster. Bizim asıl konumuzsa bir çekici olan Tesla Semi. Semi, İngilizcede “yarı” anlamına gelen bir kelime. Aynı zamanda yarı römork, yani kendi ön aksı olmayan, bir çekici tarafından çekilen römorkla oluşan 18 tekerlekli araca Amerikan konuşma dilinde verilen isim. Bizim anlayacağımız şekilde bir TIR. Semi, 800 km’lik menzile sahip bir elektrikli araç. ABD’de bu tür araçların günde ortalama 400 km yol katediyormuş, yani menzil rahatlıkla yeterli olacaktır. Aracın tüm verileri dizel motorlu benzerlerinden daha iyi. 4 motorlu çekici tek başına 0-60 mil hızlanması 5 saniyede tamamlayacakmış, üzerinde 40 tonluk yükleyse aynı hızlanma için 20 saniye yeterli olacakmış. Tabii bunların bir ağır vasıta işletmecisi için ne kadar önemli olduğu tartışılır. Önemli olan işletme maliyetleri ki Tesla bunun için dizel motorlu bir çekiciye göre yılda 200 bin Dolar’lık tasarruf sözü veriyor. Dahası Semi’nin 1.000.000 mili (1.600.000 km) sorunsuz katedebileceği de vaatler arasında.

Semi’nin görüntüsü de kokpiti de sıradışı. Zira sıradan bir kamyon için kimse heyecanla hareket etmeyebilirdi. Ortada konumlu sürücü koltuğunun iki yanında devasa dokunmatik ekranlar var ve bunlar hem aracın geri görüş açılarını gösteren kameralardan gelen görüntüleri yansıtıyor hem de araçla ilgili bilgileri gösteriyor. Bunun dışında aracın tasarımı sanki aerodinamik açıdan avantajlı gibi bir hava veriyor ama bugünlerde burunlu kamyonlarda aerodinamik avantajlar için bu tür abartılı tasarımlara ihtiyaç olmadığı da ortada.

Tesla Semi’nin fiyatı henüz belli değil. Yine de 40 tonluk yükle 800 km yapmasını sağlayacak pillerin tek başına 100 bin Dolar’lık fiyatı fikir verebilir. Tesla üretimin 2019’da başlayacağını açıkladı. Tabii bunu hala bekleyen binlerce Model3 müşterisine de sormak lazım. Sonuçta gelecekte bir gün elektrikli ağır vasıtalar aramızda olacak ve Semi de bunlara erken bir bakış olarak değerlendirilebilir. Tesla Semi de muhtemelen imaj için havalı bir iş aracına ihtiyacı olan firmalar tarafından tercih edilebilir. Sonuçta bu tür bir aracın üretimi sıradan bir ağır vasıtadan daha pahalı ve her kuruşun hesabının yapıldığı bir sektörde bu da fark yaratacaktır.