Tesla’nın otomotiv genel uygulamaları kitabından haberi yok. Her konuda kedi yöntemlerini takip ediyor ve bu yolda tek kaygısı hedeflerine ulaşabilmek. Sonuçta otomotive taze kan gerekiyordu ve bilinenleri farklı şekilde gerçekleştirmek de Tesla’nın taze kanı. Makyaj operasyonları da farklı yapılanlar listesinde.

Makyaj genelde modelin 3. yaşını kutlamak ve güne daha uygun hale getirmek için yapılan bir operasyon. Model 3 ise 2017’de piyasaya sunulmuş bir model. Yani artık 6 yaşında olgun bir karekter. Normal şartlarda yeni neslinden bahsetmeliydik ama Tesla güncellenmiş bir versiyon ile yetindi. Belli ki tüketiciler de bu uzun soluklu koşular konusunda rahat. O zaman her 3-4 yılda bir tonla para dökmeye gerek var mıdır? Bir diğer konuysa makyajın iki yöntemi olması. Eğer modelde düzeltilmesi gereken çok fazla özellik varsa görsel değişim de güçlü yapılır ki yeni model algısı oluşsun. 6 yaşında bir otomobil olan Model 3 de kapsamlı bir güncellemeden geçip varlığının yarısını yenilemiş ama görsel anlamda o kadar da farklı değil. Bu durum eski Model 3 sahiplerine çektikleri sıkıntılar için bir teselli olsa gerek. Sonuçta ortada dünyanın en çok satan elektrikli otomobillerinden bir tanesinin güncellenmiş sürümü var, o zaman buyrun yeniliklere.

Görsel yenilikler sınırlı ama anlamlı. Burun tasarımında kolayca farkedilmeyen büyük değişiklikler var. Tampon ve farlar değişmiş. Tamponun garip çıkıntısı törpülenmiş ve daha sivri hale getirilmiş. Belki biraz da saldırganlaşmış. Sis lamlaları iptal edilmiş, farların da hem yapıları hem de gündüz farları değiştirilmiş. Arka kısımda stop lambalarının ana formu korunsa da artık hem C şekline sahipler hem de tek parça halinde bagaj kapağında yer alıyorlar. Bu nedenle tamponun alt kısmındaki sis lambası/reflektör/geri vites lambası bölümü artık kapak açıkken stop lambası işlevi de görüyor.

Yeni gövde renkleri ve yeni jantlar da dış tasarımdaki görünen değişimleri tamamlamış. Görünmeyenler kısmındaysa bu değişimlerin amacı yatıyor. Model 3’ün rüzgar direnç katsayısı 0,225 Cd’den 0,219’Cd’ye indirilmiş. Bu sayede motor ya da pillerde değişiklik yapılmadan menzil ve tüketimde yüzde 8 gelişim elde edilmiş. Sonuçta arkadan çekişli versiyonun menzili 500 km’nin üzerine çıkmış.

İç mekanda yapılan yenilikler daha çok maliyet düşürme yolunda adımlar. Tabii bu sırada kalite algısından ödün vermemek de gerekiyor. Yani ikincil öneme sahip parçalardan tasarruf en iyisi. Örneğin sinyal silecek kolları artık yok. Bunun yerine yeni direksiyon simidi üzerindeki düğmeler kullanılıyor. Bu yöntemi Ferrari yıllardır kullanıyor, şimdiye kadar şikayet eden olmadı. Muhtemelen Tesla kullanıcıları Ferrari kullanıcıları gibi araçlarını şarja bağlayıp yılda iki kere kullanmak için örtüsünü kaldırmayacak ama etkilerini yakında görürüz. Bunun dışında bazı kaplamalar tekstillerle değiştirilmiş, vites seçimi büyük merkezi ekrana taşınmış ve bazı özellikler de güncellenmiş.

Durum bundan ibaret diye düşündüyseniz yanılıyorsunuz; karoserin altı da yenilik dolu. Öncelikle yol sesi sorunu için Model 3 artık kendisi için özel üretilmiş izolasyonlu lastiklerle yola çıkacak. Bunun dışında gövdenin genel izolasyonu da arttırılmış. Ön süspansiyon geometrisi ve ön şasi taşıyıcılarının bağlantıları tamamen değiştirilmiş ya da elden geçirilmiş. Sonuçta Model 3’ün daha Avrupai bir sürüşe sahip olması bekleniyor.

Model 3’ün makyajlı versiyonu an itibariyle Avrupa ve Orta Doğu Pazarları’nda satışa sunuldu. Biz bu ikisinin ortasında kalıyoruz ama Çin ve ABD üretimi araçlara uygulanan gümrük vergisi nedeniyle Model 3’ün en azından şimdilik Türkiye planı yok.