Honda uyanıyor. Uyanırken de bir devin uyanmasına yakışır şekilde hızlı ve sarsıcı hamleler yapıyor. Yepyeni motorlar ve yepyeni modeller bilinenlerin değişmesini sağlama yolunda uygun adım geliyor. Peki bu sırada geride kalanlar ne yapıyor? Örneğin Civic, yeni nesli Kuzey Amerika’da tanıtıldı ve aramıza katılmasına çok da uzun bir süre kalmadı. Fakat bu güncel nesli gözardı etmek için yeterli bir sebep değil. Neden mi? Buyurun anlatalım…

1- Nedir?

Honda’nın kompakt sınıf hatchbacki. Honda bir süredir sedan ve hatchback Civicleri farklı otomobiller olarak üretiyor. Aslında ikilinin tek ortak noktası isimleri gibi. Gelecekteyse bu değişecek. Burada karşımızda duran otomobilse sadece Avrupa pazarı için geliştirilmiş bir model. Ultra modern tasarımı bir önceki nesilden miras kalan Civic’in boyu 4,37 metreyle hiç de kısa değil. Fakat 2,59 metrelik aks mesafesi güncel rakiplerinin gerisinde kalıyor. Bu çok normal çünkü Civic bir önceki nesle ait bir otomobil. Bu tür bir durumun en iyi yanı bu kadar uzun süredir üretilen bir otomobilin neredeyse tüm sorunları çözülmüştür.

2- İç mekanı nasıl?

Dış tasarımdaki sıradışı modernizm iç mekanda da görülebiliyor. Çift katlı gösterge tablosu ve sürücüyü abartılı bir şekilde odakta tutan kokpit yapısı benzersiz. Kullanılan malzemeler örnek gösterilecek kadar iyi değil ama bu kadar köşe dönen parçanın birleştirilmesindeki hassaslık, ne kadar yüksek işçilik kalitesi sergilendiğini kanıtlıyor. Kokpitte kullanımı zor kumanda yok fakat yüksekte konumlu hız göstergesini görebilmek adına direksiyonu biraz aşağıda konumlandırmanız gerekiyor. Sport donanımıyla gelen ve pek de orijinal gibi görünmeyen müzik sisteminin düğmeleri de oyuncak bebek parmaklarına göre yapılmış. İç mekan genişliği konusunda Civic çift karakterli. Öncelikle rakamsal olarak çok iyi durumda. Ön ve arka koltuklarda sunulan diz ve baş mesafesi tekdire şayan. Ne yazık ki arka kapıları çok küçük ve arka camları da çok dar. Bu nedenle de arka kısımdaki alan hissi kapalı bir kutudaki kadar.

3- Kullanışlı mı?

Normal şartlarda bir hatchback için kullanışlılığa özel bir başlık açmayız ama Civic farklı. Honda’nın akıllıca kullandığı yerleşimler Civic’in dar alanda bir çok mucize yaratmasını sağlamış. 407 litrelik bagaj hacmi oldukça kullanışlı, arka koltukların minderleri yukarı kaldırılarak dünyanın en pratik küçük bisiklet taşıma alanı elde ediliyor ve ön kısımda da küçük eşyalar için bolca yer var.

4- Motoru nasıl?

Biz 1,6 litrelik dizel motoru kullandık ve açıkçası diğer seçeneğin 1,4 litrelik benzinli olduğu düşünülünce fazla söze de gerek kalmıyor. 1,6 litrelik dizel motor CR-V kaputu altında bile etkileyiciydi ve Civic’in 1,4 tonluk ağırlığıyla çok daha mutlu. 120 HP güç ve 300 Nm tork üreten motor, bu verilerle hacim sınıfının en güçlüleri arasında ama ondan belirgin şekilde güçlü rakiplerinin sayısı da her geçen gün artıyor. Motorun en önemli artısı esnek yapısı ve homojen güç dağılımı. Bunun anlamı, maksimum torkun geldiği 2000 d/d öncesinde bile yeterli çekiş gücü üretebilmesi. Bu sayede pazarın en kısa vites kollarından birini kullanarak yapılan vites değişimlerini azaltmak mümkün oluyor. Hızlanırken ani bir atılım yerine rahatça devirlenerek gücünü etkili bir şekilde göstermesi motoru daha da çok sevmenizi sağlıyor. Dahası sakin kullanımlarda şehirde bile 5,6 litre/100 km ortalamasına ulaşmak ve sabit hızlı kullanımlarda tüketiminizi 4,6 litre/100 km’ye kadar çekmek mümkün. Biz yaptık siz de yapabilirsiniz.

5- Sürüşü nasıl?

Civic ilk günden bu yana sert ayarlanmış bir otomobildi. Bu durum hala değişmemiş. Bu nedenle de sürüşü biraz sarsıntılı. Makyajla birlikte süspansiyon sisteminin darbe emiş karakteri değiştirilmiş. Artık darbeleri tamamen sönümleyemese de başarıyla filtreliyor ki bu küçük değişiklik sürüş karakterinde çok büyük farklar yaratmış. Eskiden kısa darbelerde tahta etkisi bırakan süspansiyon sistemi artık çok daha iyi tepkiler vererek daha fazla konfor sunuyor. Benzer şekilde izolasyon da çağ atlamış ve özellikle lastik gürültüsü çok azaltılmış. Yol tutuş konusunda Civic yeterince başarılı. Direksiyonu biraz daha geri bildirime sahip olsaydı daha iyi olurdu ama yol tutuş becerisi ya da sürüş keyfi konusunda bunun dışında önemli bir eksiği yok. Zorlandığında aniden önden kayma eğilimi ve bu eğilimi bildirmemesi performanslı kullanımlarda biraz temkinli olmayı gerektiriyor.

6- Fiyatı ve donanımı nasıl?

En azından bu yazı yazıldığındaki kampanyalı fiyatları oldukça çekiciydi. 1,4 litrelik baz motor rakiplerle benzer bir başlangıç fiyatı oluşturuyor ama 100 HP güç ve 127 Nm tork üreten motorun 1,3 tonluk boş ağırlıkla yaşayacakları o kadar da çekici olmayacaktır. Fiyat listesinde incelerken aklınızda olması gereken bir anomali var: Civic’in en pahalı versiyonu 1,6 litrelik dizel motora ve Sport donanım seviyesine sahipken en donanımlı versiyonu Elegance donanım seviyesine sahip. Sport, gövde eklentileri, alüminyum pedallar ve 7 inçlik dokunmatik ekrana sahip müzik sistemi sunuyor. Buna karşılık Elegance’da Sport’ta sunulmayan far ve yağmur sensörleri, elektrikli katlanır dış dikiz aynaları ve tek dokunuşta açılabilen arka camlar gibi donanımlar da listeye ekleniyor. Bunun dışında güvenlik açısından tüm Civic ürün gamı çok donanımlı. Şehiriçi aktif fren sistemi, 6 havayastığı ve aktif kafalıklar gibi donanımlar tüm ürün gamında standart olarak sunuluyor.

7- Sonuç

Civic Hatchback ömrünün son baharında oldukça iyi bir paket olarak dikkat çekiyor. Fiyatı ve donanımı dikkate alındığında oldukça cazip bir teklif olduğu göze çarpıyor. Uzun üretim süresi boyunca tüm dertlerinden kurtulmuş olması da yaşlı bir modelin en önemli çekim noktasıdır, anlayacağınız bit pazarına nur yağmış olabilir.