Porsche, gelişimini ve dünyanın en önemli mühendislik firmalarından biri haline gelmesini geleneklerine borçlu. 911’in imzası olan arkadan motor konsepti ağırlık dağılımını ve doğal olarak yol tutuşu o kadar kötü etkiliyordu ki Porsche en büyük gelir kaynağını koruyabilmek adına mühendislikte çığır açmak zorunda kaldı. Bu kadar köklü yerleşikleri olan bir üreticinin tamamen farklı bir dünyaya uyum sağlaması çok zor olmalı. Bu nedenle Porsche’yi, elektrikli modelinin versiyonlarını Turbo ve Turbo S olarak tanımladığı için çok fazla eleştirmemeliyiz.
İsimleri ne kadar saçma olsa da Taycan Turbo ve Taycan Turbo S, elektrikli dünyasının yeni temellerinin üzerinde yükseliyor. Bu temeller Tesla tarafından atıldı ve elektrikli otomobillerin ne kadar atletik olabildiğini gösterme üzerine kurulu. Porsche bu konuda zaten tecrübeli olduğu için Taycan’ın ilk işi Nurburgring’in Kuzey Etabı’nda elektrikli otomobil tur rekorunu ele geçirmek oldu. En azından bu yazının yazıldığı an itibariyle Tesla bu konuda herhangi bir başarılı girişimde bulunabilmiş değildi. Peki Taycan en hızlı tur zamanından ibaret bir araç mı? Tabii ki değil.
Taycan 4,96 metrelik boyu ve 2,9 metrelik aks mesafesiyle iri bir sedan. Rekabette bu ebatları işine çok yarayacak çünkü en önemli rakibi olan Tesla Model S de pek ufak tefek sayılmaz, hatta 4,98 metrelik boyu ve 2,96 metrelik aks mesafesiyle Taycan’dan bile daha iri bir otomobil. Taycan’ın bu haliyle konforlu bir 4 kapılı coupe olması amaçlanmış. Önde 81 ve arkada 366 litrelik bagaj hacimleri uzun tatillere uygun olmadığını zaten ilan ediyor.
Porsche, Taycan’ı geliştirirken Tesla rekabetini çok ciddiye almış. Bu bağlamda Tesla’nın 17 inçlik devasa dokunmatik ekranını parçalar halinde Taycan’ın kokpitine yaymış. 10,9 inçlik merkezi ekranın yanıbaşına en az onun kadar büyük ikinci bir ekran daha eklenebiliyor. Bunun dışında tüm orta konsol işlevleri için de irice bir dokunmatik ekran görev bekliyor. Gösterge tablosunun kıvrımlı yapısı da teknoloji meraklılarının aklından 17 inçlik rakip ekranını çıkartmak için görev alıyor.
Peki teknik anlamda Taycan rekabetçi mi? Eskiden olsa bir Porsche basın bülteninde otomobilin dinamik özelliklerini geliştirmek için mühendislerin fizik kanunlarıyla nasıl mücadele ettiğine dair destansı bir hikaye okurduk. Bu seferse menzil anksiyetesi ve performans rakamları daha öne çıkmış. Taycan Turbo 680 HP güç çıkışlı motoruyla ilginç bir başlangıç noktası belirlerken, Turbo S bu değeri 761 HP’ye çıkartıyor. 0-100 km/s hızlanmalarını sırasıyla 3,2 saniye ve 2,8 saniyede tamamlayan turbosuz Turbo kardeşler, yine sırasıyla 450 km ve 421 km menzil sunabiliyor. Taycan’da kullanılan sistem rakiplerin 400 voltluk sisteminden farklı olarak 800 volt. Bunun anlamı uygun şarj istasyonlarında Taycan’ın çok hızlı şarj edilebiliyor oluşu. Örneğin hızlı şarj istasyonunda 5 dakika geçirmek Taycan’a 100 km’lik menzil sağlayabiliyor. Ya da pilleri yüzde 5’ten yüzde 80 seviyesine şarj etmek sadece 22,5 dakika sürebiliyor. Aklınızdaki soruya cevap olarak; Türkiye’de prize takarsanız muhtemelen tam bir günde şarj olacaktır ama Taycan pek ucuz bir otomobil değil, satın alanlar hızlı şarj sistemini de edinebilir.
Kutup ayısı sevgisi Porsche’nin sürüşü ikinci plana atması için yeterli değil. Bu nedenle Taycan tam bir mühendislik başyapıtı olarak şekillendirilmiş. Tanıtılan iki versiyon da biri ön aksta diğeri arka aksta olmak üzere iki tane elektrik motoruna sahip. Dahası elektrik motorları tüm torklarını başlangıçtan itibaren ürettiği için ihtiyaç duyulmayan çok oranlı şanzıman Taycan’ın arka aksında kendine yer bulmuş. Tabii burada abartıdan kaçmak adına Porsche sadece 2 oranlı bir şanzıman kullanmış. İlk oran kalkışların daha da şiddetli olması için kullanılırken ikinci oran da hem yüksek son hız hem de yüksek tasarruf potansiyeli için kullanılabiliyor. 3 basınç odalı havalı süspansiyon, aktif torkla yönlendirme, elektro-mekanik salınım kontrolü ve anlık şasi kontrolü gibi teknolojiler Taycan’ın yolda tam da bir Porsche gibi hissettirmesini sağlayacak. Bunun dışında Taycan tek pedalla kullanılabilen bir otomobil, sürüş testlerine göre Taycan’da yapılan frenlemelerin yüzde 90’ında aracı balatalar yerine elektrik motorları yavaşlatıyor.
Bütün bunların ışığında başa geri dönersek, Taycan Tesla Model S rekabetinde ne noktada sorusunun cevabı ne? İlginçtir yüz yıllık Porsche’nin ilk elektrikli sedanı, daha dün kurulan Tesla’nın ilk elektrikli sedanının neredeyse her alanda gerisinde kalıyor. Bu alanlara hızlanma, bagaj hacmi ve menzil de dahil. Taycan’ın önde olduğu iki konu var ki bunlar da Alman otomotiv endüstrisinin pazara genel bakışını simgeliyor: Nurburgring tur zamanı ve fiyat.