smart müthiş bir şehir çözümü olarak piyasaya sunulduğunda yer yerinden oynamadı. Hatta neredeyse hiçbir şey yerinden oynamadı. Çünkü bu küçük otomobilin bariz sorunları vardı ve bunlar bir kısmı konseptinin kimseye kolaylık getirmemesiyle ilgiliydi. Sonuçta İsviçreli saat devi Swatch projeden çekildi ve Daimler tek başına devam ediyor. Her yeni nesille birlikte çözümün gözlerinin önünde olduğuna ama bu zamana kadar nasıl bulamadıklarına inanmış bir şekilde yeni smart modelleri tanıtılıyor ama sonuçta hep aynı talih devam ediyor. Evet smart kimi büyük Avrupa şehirlerinde iyi sonuçlar elde etti ama kabul etmek gerekir ki Daimler’in filo emisyonunu düşürmede elde ettiği başarı varlığını sürdürmesinin arkasındaki tek neden. Peki güncel versiyonlarda durum ne? Bunu görmek için smart forfour’u konuk ettik.

1- Nedir?

smart’ın 4 kişilik modeli. Aslında 3,5 metrelik boyuyla mini sınıfa dahil bir araç. forfour’un ilk nesli Mitsubishi Colt’un smart logolu bir versiyonuydu ve gerçek bir başarısızlıktan ibaretti. Bugün karşımızdakiyse tanıtım sırasına göre Renault Twingo’nun smart logolu versiyonu olmalı ama tam olarak öyle değil. Şöyle ki; her ne kadar Twingo daha eski bir model olsa da arkadan motorlu-arkadan çekişli bir aracın Twingo’dan devşirildiğini söylemek imkansız. Bunun doğrusu Twingo’nun Renault logolu bir smart forfour olduğu. Bu herkesin aklını kurcalayan “forfour mu Twingo’dan Twingo mu forfour’dan çıktı?” sorusuna yanıt bulduğumuza göre gerçek işlere geri dönebiliriz.

2- İç mekanı nasıl?

Forfour’un boyu 3,5 metre, aks mesafesi ise 2,5 metre. Anlayacağınız iki aks arasında kalmayan, önde ve arkada toplam 1 metre söz konusu. Aracın 4 lastiği olabildiğince köşelere taşınmış ve bu sayede de küçük alanda büyük bir mucize yaratılmaya çalışılmış. Ön kısımda sunulan alan gerçekten etkileyici. Bizim kullandığımız proxy isimli donanım seviyesine sahip bir örnekti ve spor ayakkabıların içinde kullanılan kumaşa benzer mavi bir kaplama beyaz kokpiti süslüyordu. Bu haliyle ön koltuklarda sunulan alan hissi gerçekten etkileyici. Tabii dirsek boşluğu muazzam değil ama kesinlikle yeterli. Arka koltuklarsa o kadar etkileyici değil. 1,75 boyunda bir sürücü bile bu kısmın neredeyse kullanılmaz hale gelmesine neden olabiliyor, dahası entegre koltuk başlıkları da neredeyse burnunuza değiyor. Arkada sunulan iki tek koltuğun minderi basit bir hareketle ters katlanıyor ve bu bölüm daha faydalı olacağı yük taşıma işi için hazır hale geliyor. Zira 185 litrelik minyatür bagaj, altındaki motor nedeniyle aşırı ısındığı için pek kullanışlı değil. Bagaj zemini o kadar ısınıyor ki marketten aldığınız etleri eve gittiğinizde yenmeye hazır bulabilirsiniz; tabii az pişmiş et yemeyi seviyorsanız.

3- Sürüşü nasıl?

Buradaki örnek serinin top modeli. turbo beslemeli ve 898 cc’lik yani 0,9 litrelik hacme sahip bir benzinli motora sahip. Motor 90 HP güç ve 135 Nm tork üretiyor. Bu veriler düşük görünebilir ki gerçekten de düşük ama smart forfour’un ağırlığa da 1 tonun biraz üzerinde. Tabii kompakt sınıf modellerin 1,1 tondan daha düşük ağırlıkla karşımıza çıkabildiği bu günlerde 3,5 metrelik bir otomobilin 1 ton gelmesi övünülecek bir durum değil. Motor, gücünü arka aksa 6 vitesli çift kavramalı bir otomatikleştirilmiş manuel şanzıman üzerinden aktarıyor. Bu ikisinin amacı şehir hızlarında çevik bir araç oluşturmak ve doğrusu bunu başarabiliyorlar. Hatta motorun nefesi otoyol hızlarında bile kolay kolay kesilmiyor ve twinamic (evet adı gerçekten komik) adlı şanzıman da Mercedes’in önden çekişli modellerinde kullandığı çift kavramalı şanzımandan daha eğlenceli değişimler yapabiliyor. Dahası bu ikiliyi direksiyonun arkasındaki kulakçıklardan manuel değişimlerle kullanmak keyif katsayısı bir derece daha arttırıyor. Sorun şu ki smart forfour muhtemelen piyasanın en kötü direksiyon sistemine sahip. Direksiyon düz konumda belirgin bir boşluğa sahip olmanın yanında virajlarda da tutarsız yönlendirmeye yapıyor. Viraja girdiğinizde her şey yolundayken bir anda direksiyon yumuşuyor ve önden kayma yaşandığı izlenimi yaratıyor, bir saniye sonraysa eski sertliğine kavuşuyor. Bu sırada ön lastiklerin durumunda ya da forfour’un izinde herhangi bir değişiklikse olmuyor. Normalde hissiz ve yapay olan direksiyon simidi viraj içinde gereksiz ve hatalı geri bildirimler ve sertlik değişimleri yaratarak sürüş keyfini baltalıyor. Kabul etmek gerekir ki smart forfour bir şehir otomobili ama bu direksiyon sistemiyle otopark dışında pek mantıklı bir sürüşe sahip değil. Hazır lafı geçmişken; otoparkta o tam bir kral, ya da kraliçe. 8,65 metrelik dönüş çapı o kadar etkileyici ki ardarda çok sık dar dönüş yaparsanız midenize hakim olamayabilirsiniz.

4- Fiyatı nasıl?

Bir smart olduğu için pahalı. Bunun yanında donanımıyla zengin sayılabilir. Örneğin test aracımızın standart donanımında diz havayastığı, panoramik cam tavan ve otomatik klima gibi kalemler vardı. Tabii bu noktada maliyet kaygısıyla kokpitte Renault’dan alınan kumandalar bulunması dikkat çekiyor. Bu kumandalar çok ön planda değil ve yeterince kullanışlı. Fakat anahtarın önceki nesil Clio’dan alınmış olması büyük talihsizlik. smart logosu için fazladan ödeme yapanların masaya Renault anahtarı koymayı kolayca kabul etmesi zor.

smart forfour fiyat listesi için tıklayın.