Kabul bu listeyi tamamlamak yazmaktan çok daha zor. Bu otomobillerin bir kısmı Türkiye’ye hiç gelmeyecek, bir kısmı gelecek ama satın alan azınlık dışında kimse kullanamayacak. Ama bakış açınız biraz geniş olsun, önünüzdeki imkanları tekrar değerlendirin, belki Avrupa ülkeleri bu yapılacaklar listesi için iyi çözümler sunabilir. İşte bu yıl bitmeden kullanmak isteyeceğiniz 10 yeni model.
Nissan’ın yeni nesil X-Trail’ini ilk bakışta Qashqai zannetmiş olabilirsiniz. Yeni SUV’un özellikle burun tasarımı küçük kardeşine fazlasıyla benziyor. Bu durum onu otoparkta gördüğünüzde değişecek çünkü X-Trail büyüklüğünü göstermek konusunda başarılı. Fakat onun bu listede olmasının nedeni büyüklüğü değil, iç mekanında sunduğu farklı lüks hissi. Kaliteli malzemeler ve dijital ekranlarıyla X-Trail’in iç mekanı Infiniti modellerini andırıyor. Böylece Infiniti bu kadar iyi iç mekanlar tasarlarken Nissan nasıl bu kadar başarısız oluyor sorusunun cevabını almış oluyoruz. İsterlerse onlar da yapabiliyormuş.
BMW model isimleri konusunda çamura batmış gibi görünebilir. Sonuçta 2 Serisi adında arkadan itişli coupe ve önden çekişli van üretiyor olmak isim bulmak konusunda iyi bir izlenim vermiyor. İsminden ayrı değerlendirdiğimizdeyse 2 Serisi Active Tourer ilk önden çekişli BMW modeli olmasıyla merak ettiklerimiz listesinde yer almaya hak kazanıyor. Sürüş dinamizmi konusunda merak edilen birşey yok. Çünkü Mini modelleri bu konuda iyi referanslar sunuyor. Sorunsa dinamizmle konforun nasıl dengeleneceği. Önden kayma eğilimi yüksek olmayan ama aynı zaman ön aksı vuruntu yapmayan bir şasi ayarı tutturmak büyük bir sınav olacak. 2 Serisi Active Tourer’ın 1,5 litrelik dizel motoru ve 6 vitesli otomatik şanzımanı tercih sebebi.
Mercedes C Serisi için bütün yılı hedef koşmak aslında çok adil değil. Sonuçta modelin Türkiye yollarına koyulmasına artık sadece günler kaldı. 1,6 litrelik benzinli motor şimdilik ilk tercih olacak. 1,6 litrelik dizelin en azından otomatik şanzımanlı versiyonu için biraz daha beklemek gerekiyor. Peki bu bilindik sedan neden listemizde. Sebebi basit, Mercedes orta sınıfta 3 Serisi’ni geride bırakabilme konusunda hiç olmadığı kadar iddialı ve bu iddiayı ilk elden değerlendirmek istiyoruz. Bunu yapabilmesi için sadece sürüş değil teknoloji anlamında da sınıf atlamış olmalı.
Ecosport, Ford’un bir süredir Güney Amerika pazarlarında sattığı ama Avrupa versiyonu bir nebze geciken küçük crossoverı. Bu otomobili merak ediyoruz çünkü eğer Ford, B-Max’le başardıklarını bu araçla da başardıysa en iyi sürüş keyfine sahip crossoverı yaratmış olabilir. Beklentilerimiz hassas bir direksiyon, dengeli bir süspansiyon ve 1,0 litrelik Ecoboost motorun güçlü çekiş gücünü destekleyen kemikli bir şanzıman.
Bir Ferrari’yi bu listeye eklemeyi çok sıradan görebilirsiniz. Fakat bu Ferrari, bilinen teknolojileri çok daha iyi bir şekilde piyasaya sunmayı adet edinmiş bir firmanın uzun zaman sonra ürettiği ilk turbo beslemeli motora sahip. Bu nedenle California T’yi kullanarak gelecekte turbo beslemeli motorları nelerin beklediğini görmek mümkün olabilir. Tabii bir de bolca hava atabilir, kendimizi süper zenginler dünyasına ait hissederiz, egomuz şişer…
Mustang bu defa Avrupalılar için de geliyor. Sırf bu yüzden bile, yani Mustang’in bir Avrupa versiyonu çıkacağı için bile bu listede yer alma hakkı var ama asıl önemli olan çok kollu arka aksı ve 2,3 litrelik turbo beslemeli motoru. Bu ikilinin Muscle Car efsanesinin karakterini nasıl etkileyeceği görülmeye değer bir yenilik olabilir.
M3, 4 litrelik V8’ine ve coupe karoserine veda etti. Onların yeriniyse 3,0 litrelik sıralı 6 silindirli ve turbo beslemeli motorla M4 aldı. Bu otomobillerin neden çok özel olduğunu açıklamak anlamsız. Neredeyse her M GmbH modeli gibi bu ikili de sürüş keyfi konusunda yeni çıta yüksekliğini belirleyebilir ve tabii ki bu listede yer alacak. Dahası BMW mühendisleri çekiş kontrol sistemine arka lastikleri yakmak için özel bir fonksiyon koyabiliyorsa, sizin de bunu denemek için kendinize fırsat yaratmanız gerekir.
Jeep Renegade ve kuzeni Fiat 500X konusunu biraz abartıyor gibi görünebiliriz ama bu ikili küçük crossover sınıfına bambaşka bir bakış açısıyla geliyor. 1,4 litrelik benzinli ve 1,6 litrelik dizel motor seçenekleri çekici ama büyük motorlarla kullanılacak 4 tekerlekten çekiş sisteminin küçük boyutlarla birleşimini incelemek daha da çekici görünüyor. Küçük boyutlar şehir kullanımı için, yetenekli altyapı da dağ-bayır için ideali sunma potansiyeline sahip.
Citroen’in C4 Cactus’le tam olarak ne yapmak istediğini anladık desek yalan olur. Ama ne yapmaya çalışıyorsa devam etmesini istiyoruz. Bank tipi koltuklar, hava baloncuklu dış kaplama ya da ilginç kumandalar hayatımıza monotonluğu dağıtacak bir şeyler aradığımız dönemler için birebir. Genel halinin C4’ten çok farklı olmasını beklemiyoruz ama daha hafif ve daha uygun fiyatlı olma ihtimali onu çekici kılmaya devam ediyor.
Bu çok saçma görünebilir ama kabul edin arkadan motorlu arkadan itişli bir küçük otomobili kullanmayı herkes ister. Twingo ile Renault büyük bir kumar oynuyor ve riski alan onlar oldukça bize bu ilginç kombinasyonu denemek düşüyor. Smart tecrübesiyle sabit beklentimiz ön kısmın aşırı hafif olması nedeniyle gezinme hissi. Eğer Renault bunun için iyi bir çözüm bulduysa ortaya mini sınıfın en eğlenceli otomobilini çıkartmış olabilir.
