Benzin ve dizel motorlar arasındaki fiyat uçurumunun artması dizel motorların tüketim avantajının uçup gitmesine neden oluyor. Bu da alternatif yakıtların öne çıkmasını sağlıyor. Örneğin artık dizel motorlu bir araç almak yerine LPG’li bir araç satın almayı ciddi olarak düşünmeye başlamalısınız. Peki LPG’li bir araç, hem de fabrikada LPG kullanımına uygun olarak üretilmiş bir araç gerçekten büyük bir tasarrufun kapısını açabilir mi? Hyundai i10 üzerinde sorumuzun cevabını alalım.
1- Nedir?
Buradan i10’un özellikleri yerine LPG’li i10’un farklarına odaklanacağız. Eğer i10’un kendisinden başlamak isterseniz bu linkten Peugeot 208 ile karşılaştırmasını okuyabilirsiniz. Öncelikle tekrar vurgulamamız gereken bu otomobilin fabrikadan LPG kiti ile donatılmış olarak çıktığı. Bir çok Avrupa pazarında LPG, yani sıvı petrol gazı, yakıt olarak yaygın şekilde kullanılıyor ve bu da üreticilerin özel çözümler geliştirmesini sağlıyor. Fabrikadan LPG’li çıkmak i10’a bir dizi avantaj kazandırmış. Öncelikle LPG tankı bilindik şekilde yedek lastik yuvasına yerleştirilmiş ve sadece 27 litre. Fakat LPG doldurmak için birilerinin yerlerde sürünüp depo girişini araması gerekmiyor. Bunun yerine deponun girişi benzin deposunun yanına yerleştirilmiş. İç mekandaki farklılıklar daha sevindirici. LPG seçim düğmesi orijinal bir i10 parçası, gösterge tablosunda da benzin depo göstergesinin hemen altında LPG depo göstergesi yer alıyor. Yani kırmızı-yeşil yanan komik LED’ler de yok.
2- Kullanımı nasıl?
Aslında LPG değeri bilinmeyen bir cevher. Oktanı benzinden çok daha yüksek ve bu da yanma verimini arttırıyor. Buna karşılık emisyon açısından da çok daha başarılı. Tabii bunların hepsi doğru ayarlanmış bir sistem için geçerli. Hyundai’den de aksi beklenmiyor. i10 LPG ile ilerlerken biraz daha sinirli biraz daha atak hissettiriyor. Performans artısı tamamen subjektif algıya dayanıyor, fakat gaz pedalı emirlerine daha iyi cevap verdiği dikkat çekici. Sonuçta 66 HP güç ve 95 Nm tork üreten 3 silindirli motorun 1 tonluk i10’un altında verebilecekleri çok sınırlı.
3- Tutumlu mu?
Sayılmaz, hatta daha doğrusu değil. Benzinli kullanımda 6,5 litre/100 km civarında tüketim değerine sahip olan i10, LPG’li kullanımda 8,5 litre/100 km’nin üzerine çıkıyor. Hyundai’nin verilerine göre aradaki farkın 1 litre/100 km civarında olması gerekiyordu ama onun neredeyse 2 katı. Bu durumda LPG’li menzilin ancak 300 km’yi bulması (LPG tankının tamamı kullanılamıyor) bir sorun, ama asıl sorun LPG’nin de artık eskisi kadar ucuz olmaması. Kaba bir hesapla benzinli yerine LPG’li bir i10 alarak her km’de 10 kuruş, yani her 100 km’de 10 TL tasarruf etmiş oluyorsunuz. LPG kiti için, i10’u satın alırken ödediğiniz 4 bin TL’nin üzerindeki farkı kapatmanız içinse 40 bin km yapmanız gerekiyor. Yani LPG tankını 133 kere doldurduktan sonra kazanmaya başlayacaksınız.
Hyundai i10 fiyat listesi için tıklayın
4- Komşu endeksi
Boyu 3,5 metrenin biraz üzerinde bir otomobil almışken komşunuzun ne dediğini çok fazla düşünmemelisiniz. Sadece daha dar park alanlarına girebiliyorsunuz, yakıta daha az para veriyorsunuz ve hala makul özellikler sunan bir otomobile sahipsiniz ve bununla mutlu olmalısınız.
5- Rakipleri
Aslında i10’un çok da uzun olmayan bir rakip listesi var. Citroen C1 pazara yeni girdi, Skoda Citigo ise uzun zamandır var. Üstelik iki model de üçüz; Citroen’in Peugeot ve Toyota logolu, Skoda’nınsa VW ve Seat logolu tek yumurta kardeşleri var. Fakat bu 4 üretici de mini sınıf üyelerini Türkiye pazarında satmıyor. Buna karşılık LPG’li i10’un 38 bin TL’nin üzerindeki fiyatı, 1,2 litrelik motora sahip yeni nesil bir i20 ile aynı. Dahası bu kadar parayla ikinci el araç pazarında karşınıza çok ilginç teklifler gelecektir. Çok fazla hırpalanmamış ve üstelik de dizel motorlu bir küçük sınıf üyesi oldukça çekici bir teklif olabilir.
6- Satın almalı mıyım?
i10 1.0 LPG’yi satın almanız için oldukça özel şartlara sahip olmanız gerekiyor. Devamlı uzun yol yapmıyor olmalısınız çünkü her 300 km’de bir LPG almak için durmanız gerekir, tasarruf peşinde olmamanız gerekir çünkü dizelin aksine LPG’de değer kaybı yüksek ve bu nedenle de gerçekten de 40 bin km’den önce ödediğiniz parayı bile geri alamazsınız. Buna karşılık şehir hayatına temiz ve en azından km bazında maliyeti düşük bir alternatif isteyenler için fabrikada kazandığı özelliklerle i10 biçilmiş kaftan.
