2010 yılında düzenlenen Paris Otomobil Fuarı, görülmemiş bir gösteriye sahne olmuştu. Lotus tam 5 tane prototip tanıttı, dahası bu otomobillerin tamamının üretileceğini açıkladı. Bu açıklamayı yapan Opel, Mercedes ya da Peugeot olsaydı bile büyük bir olay olurdu. Bunun yerine küçük bir spor otomobil üreticisi 6 yılda 5 yepyeni modelin üretimine başlayacağını duyurunca gözler yönetimin üzerine dikildi. O dönemde Lotus’un başında Türk kökenli Dany Bahar vardı. Lotus’a Ferrari’den gelen bahar, herşeyin otomobil üretmekten ibaret olmadığını, önemli olanın markanın konumlandırılmasının değişmesi olduğunu açıkladı.
Bu büyük gösterinin sonrasıysa pek hayırlı değildi. Lotus’un yeni sahibi Malezyalı DRB-HICOM, neredeyse ilk iş olarak Bahar’ı kovdu. Aslında sadece kovmadı, Bahar’ı özel işleri için kiraladığı jetler ve helikopterlerin, seyahatlerinin ve en ucuzu 5 bin ABD Doları olan 10 kol saatinin paralarını Lotus’a ödetmekle suçlayarak mahkemenin de yolunu tuttu.
Sonuçta Lotus’un Bahar tarafından geliştirilen tüm projeleri rafa kaldırıldı. Bu nedenle yukarıdaki fotoğrafta yeni CEO Jean-Marc Gales, yepyeni bir model yerine geliştirilmiş ama eski bir altyapı üzerinde yükselen Exige S’in yanında poz veriyor. Gales için Bahar’ın büyük planlarını devam ettirmek gibi bir hedef yok. Fakat özgeçmişi onun da Lotus için ilginç bir gelecek hazırlayabileceğini gösteriyor. Gales, Daimler, VW ve GM’de çalıştıktan sonra PSA’de Citroen’in DS ürün gamının geliştirilmesinde görev aldı. Yani tarihi değeri olan bir markanın yaratılması konusunda farklı bir deneyime sahip. Belki de Lotus’un ihtiyacı olan da bu tür bir bakış açısıdır.